İyilik Et Denize At Balık Bilmezse Halik Bilir

Anlamı:

İnsan karşılık beklemeden iyilik yapmalıdır. İyilik yaptığımız kişi bunu bilmese bile hâlık yani yaradan bunu bilir, karşılığını o verir.

Hikayesi:

Zamanında yardımsever bir kadıncağız var­mış.

Elinden gelen iyiliği esirgemez, bir gün köyün fakir çocuklarına patik örer dağıtır, öteki gün çorba kaynatır, hasta komşularını ziyaret edermiş.

El emeği göz nuru elişi yapar, gelin olacak kızlara yok pahasına satar, eline geçen üç kuru­şa da yetimlere hediye alırmış.

Günün birinde yanma bir sepet ekmek almış, denizin kıyısına gelmiş, getirdiği ekmekleri doğ­rayıp doğrayıp denize atıyormuş.

Onu uzaktan izleyen bir balıkçı ne yaptığını merak etmiş.

“Teyze hayırdır, ne yapıyorsun sen?” demiş.

“Balıkları besliyorum. Denizde karınları acık­mıştır. İyilik olsun garibanlara” demiş.

Balıkçı gülmüş. “Ay ilahi teyze, hiç gülece­ğim yoktu. İlk defa böyle bir şey duyuyorum. Balığa iyilik yapsan ne? Adı üzerinde balık işte. Ne bilecek iyiliğini?”

“Aman evladım,” demiş kadıncağız, “illa ki karşındaki bilsin diye mi iyilik yapılır? İyilik et denize at, balık bilmezse Hâlık bilir.”

İşte böyle insan bir iyilik yaparken mutlaka karşılık beklememelidir. “Ben ona iyilik yaptım, o da gelip sırtımı kaşısın, bana bilmem ne alsın, her yerde benden söz etsin” dememelidir. İyilik yapılan kişi bunun farkında bile olmasa, Allah bilir; o iyiliğin karşılığını Allah verir.